28 Haziran 2020 Pazar

Teknoloji,Virüs ve Yeni Dünya Üzerine

Teknolojinin tarih içerisinde yaşadığı en büyük ilerlemenin son 20-30 yıl içinde olduğu sanırım hepimizin kabulüdür.Gelecek 30 yıl bu ilerlemeden de daha fazla hızlı olacak gibi görünüyor.Ancak teknolojik ilerlemeler her zaman olumlu olamayabilir.Teknoloji arkasından bize neleri getiriyor?Ya da şunu sormalıyız:
"Teknoloji her zaman iyi midir?"

Bu soruya yanıt aramadan önce gelin çağımızdaki birkaç teknolojiyi inceleyelim.

Başlangıçta sadece  kullanıcılarının kitap alışverişini sağlayan bir e-ticaret sitesi olan Amazon günümüzde bir çok sektöre de elini uzattı.Fakat ana konumuz Amazon değil,onun kullanmış olduğu teknoloji.Aşağıdaki videoda Amazon'un kargo işlemlerinde kullandığı teknolojinin kısa bir gösterimi mevcut.Lojistik alanında teknolojinin en iyi göstergelerinden biri olacak bu videoda kısmi olarak yine insan faktörünün bulunduğu noktalar da mevcut:





Bir başka örnekte de  5G teknolojisiyle beraber hızlı bağlantı ve veri transferi sayesinde yapılan ilk ameliyat denemesini görmekteyiz:



Gördüğümüz örnekler bize teknolojinin gelecekte olumlu etkilerinin fazlasıyla olacağını hissettiren nitelikte.Fakat bundan 3 yıl önce bir iktisat dersinde sorguladığımız "Diğer tüm durumların kusursuz olduğu bir sistemde teknolojik gelişmelerle işssizlik artar mı?"sorusu bu olumlama fikrinde beni oldukça arada bıraktı diyebilirim.Elbette ki diğer koşulların sabit olduğu bir sistemde teknoloji işsizliği arttırmamakla birlikte çalışma saatlerinin oldukça düşmesini ve refahı da beraberinde getirir.(Tabi diğer tüm durumların sabit olduğunu tekrar hatırlatmakta fayda var.)

Fakat gerçek yaşamda diğer durumlardan sabit olarak konuşmamız pek de mümkün değil.Şu günlerde hepimizin malumu Covid-19 salgını Türkiye'de ve Dünya'da küresel sağlık sorunuyla beraber arkasında işsizlik ve işçi haklarında yoğun bir hak mahrumiyetini de getirdi.Virüsten önce zaten iyi olmayan ekonomik düzen küresel bir sorunla kusurlarını iyice açığa verdi.Herkesin "bu düzen devam mı edecek?" tartışmaları devam ederken sermaye bu konuyla ilgili en iyi çözümü teknolojik imkanlarda buldu.Uzaktan çalışmayı sağlayan Video Konferans programlarının da maliyeti düşürmesi bir yana bunun dışındaki dijitalleşme,robotlaşma vb. gibi alternatif tedarik zincirini kolaylaştırıcı uygulamalar emeğin maliyetini düşürüyor.Devletlerin de para arzı ile bir denge sağlaması da sermayenin geçici olarak fon kaynağı bulmasını sağladı.Bu nedenledir ki yeni bir sistem ve düzenle ilgili fikirler de kısa süreli bir gündem olarak kaldı.

Tablo 1: Geniş Tanımlı İşsizlik (Ocak 2019-Ocak 2020) (Bin)
İşsiz TürüOcak 2019 Ocak 2020Fark
Dar tanımlı işsizler4.6684 362-306
İş aramayıp çalışmaya hazır olanların tümü 2.311 2.786 475
a-İş bulma ümidi olmayanlar618 946 328
b- Diğer iş aramayıp çalışmaya hazır olanlar1.693 1.840 147
Zamana bağlı eksik istihdam410 683 273
Mevsimlik çalışanlar163 129-34
Toplam 7.552 7.960 408
Kaynak: TÜİK Hanehalkı İşgücü Araştırması Ocak 2020, DİSK-AR tarafından hesaplanmıştır.

Bizi yakın olarak ilgilendiren Türkiye'de de TÜİK verilerine göre toplam işsizlik pandemi öncesi dönemde azalmadığı gibi 408 bin artış gösterdi.Bununla beraber açıklanan destek paketi hem kaynakların verimli kullanılmaması hem de fonların korunumu ve değer kaybı yaşanmaması ile ilgili verimsiz hareketler oluşan tablonun oldukça negatif göründüğüne işaret ediyor.Sanırım 2. çeyreğin bitiminden sonra pandemi sonrası tabloyu tam olarak göremeyecek olsak da üzerinden tahmin yapabileceğimiz bir veri ortaya çıkacaktır.Yakın zamanda resesyon havasının estiği çoktan bilinen bir durumdu.




ABD'de  Demokratların yoğun baskısıyla işsizlere 1000 $ destek paketi için çalışmalar yapıldı .Ne yazık ki bu veriler devlet tarafında her zaman olumlu görünüm yaratmış olsa da Mayıs 2020'ye kadar son 6 haftada 33 Milyondan fazla vatandaşın işsizlik hakları için başvuru yapmış olması tablonun ne kadar vahim olduğunu açıklıyor.


Bunun dışında ABD kaynaklı sorunların son 20 yılda Dünya halklarına ne kadar zor bir dönem yaşattığını bilsek de yıllar sonra adını Trump Etkisi olarak anacağımız her 2-3 günde bir yeni krizin başladığı bir dönemin varlığını da inkar edemeyiz.


Tüm bu veriler ışığında virüsün de yarattığı ivmeyle eğer üretimin makineleşme ve yazılımlaşmaya geçeceği bir dönemi yaşayacaksak tüm insanlığı paydasına alan yeni bir düzene geçilmesinin şart olduğunu,eğer yaşanmayacaksa da dünyayı büyük bir çatışmanın beklediğini öngörebiliriz.Kapitalizmle ılımlı demokrasinin artık yolları ayrılıyor.Belki de tam değişimin zamanı gelmiştir.







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder